SÖZKONUSU OLAN BASİT BİR ARABA DEĞİL AKÇAKOCA’NIN NAMUSUDUR
Akçakoca Belediyesine ait makam arabasının belediyenin borcuna karşılık başkanın altından alınarak parka çekilmesi, basit bir araba bağlanması olayı değildir.
O makam arabası, belediye başkanının altından alınarak yeddiemin parkına çekilmiştir.
Belediye başkanı kimdir? Akçakoca halkının büyük bir kesiminin desteğiyle o koltuğa getirdiği bir yöneticidir. Dün başkasının oturduğu o koltukta bugün sayın Yanmaz oturmaktadır. İsimler gelip geçicidir ama resmi plakalı o makam arabalarının tek gerçek sahibi Akçakoca halkıdır.
150 bin liralık bir borç için belediyemiz o arabaya sahip çıkmayıp otoparkta çürümeye terk edemez. Akçakoca halkı, kendi namusu gibi bildiği makam arabasının bir an evvel geri alınmasını ister.
Belediye başkanı sayın Okan Yanmaz, bir miktar komik rakamlı borç yüzünden o arabayı kaderine terk etmek yerine, derhal parasını ödemeli ve geri almalıdır.
Makam arabamız haciz edilip bağlanmışken, belediyenin şimdiki yöneticileri eski yöneticilerini kötülemek yerine, devlet işlerinde hizmetin de, borçların da, alacakların da devamlılık prensibiyle işlediğini bilerek hareket etmelidir.
Üstelik belediyemizin bazı yetkili pozisyonunda bulunan görevlileri, bu haciz işlemi sırasında işlerini doğru düzgün yapsalardı olay bu noktaya gelmeyebilirdi.
Örneğin belediyemizin avukatı, ödeme tebligatına yeterince doğru itiraz etti mi bunu da bilmek isterim.
Hepimiz iş yapıyoruz. Bir hacizden önce ödeme tebligatı gelir, buna itiraz ederiz ve zaman kazanırız. Belediyemizin yetkilileri acaba bunu yaptı mı.
Ayrıca ödeme şartlarını belirleyen teklifler, mal beyan evrakları ve ödeme taahhütleri ile ilgili olarak, borçluya yeni ödeme yapılandırması için oldukça fazla bir zaman kazandıran ve elini kolaylaştıran yasal süreç, bizim makam aracında neden işletilmedi bunu da merak ediyorum.
Acaba belediyenin hukuk müşaviri bu yasal süre içinde gerekli itirazları yapmadı mı merak ediyorum. Hiçbir haciz işlemi bu kadar hızlı ve yangından mal kaçırırcasına yapılmaz çünkü.
Sonuç olarak ne olduysa oldu ama neticede makam arabası bir otoparkta çürümeye terk edilirken, onu gören her Akçakocalının içine acı düşüyor.
Daha geçtiğimiz hafta belediyeye 3 milyon 600 bin lira kredi ödemesi yapıldığını konuşuyor herkes.
Demek ki mesele 150 bin liralık bir borç meselesi değil. Belediye isterse o arabayı 10 dakikada geri alabilir.
Ama belediyede bir düşünce var ki o arabayı almayıp çürümeye ter ederken, eski belediye yönetiminden intikam alacağını düşünüyor.
Biz makam arabamıza Akçakoca’nın namusu olarak bakarken, bazıları bu olayı bir hesaplaşma aracı olarak görüyor.
Sayın Yanmaz bu olayı zaman geçirmeden çözmelidir